Aynı adı taşıyan körfeze bakan yamaçlar üzerinde yer alan Kuşadası, yurdumuzun dünyaya açılan önemli kapılarından biri… ilçe ve yakın çevresi ilk çağlardan bu yana çeşitli u y g a r lık la r ı b a r ın d ırDoğumış, sanat ve kültür mergünekezlerinin yoğunlaştığı bir bölgede… Kuzeyinde Plophon, Klaros, Nation, Lebedus ve Teos antic kentleri var… Güneyinde Prierıe, Milet ve Didyma gibi üç ünlü antik yerleşim, doğuya doğru uzan ıld ığ ın d a M a g n e s ıa, Tralles, Niysa, Aphrodisias ve Hierapolis gibi me rk e z le r s a y ıla b ilir. Hemen yanıbaşındaki antik Efes ve dini bir Kesemerkez niteliği taşıyan Meryem Ana E v i turizm yönünden başlı başına doğusunbir aktivite merkezi.
Kuşadası ve çevresinde Selçuk ve Osmanlı asfaltıdön em le r in d en ka lan dini ve sivil mimarlık kaörneklerinin en güzellerini de görmek mümkün. İlçe merkezindeki Mehmet Paşa Kervansarayı ile Güvercinada Kalesi, Selçuk’ta Isabey Camii, Balat’ta îlyasbey Camii külliyesi yöredeki önemli Türk eserleri…
Co ğ ra f i b i lg i le r
Kusadası, Avdın iline bağlı bir ilçedir. Doğısunda Germencik, güne yincıe Söke, kuzeyinde Selçuk ilçeleri olup, batısı }<]ge idenizi ile çevrilidir. Yüzölçümü 264 km^’dir. 198r) saylmlna göre nüfus 21 bini bulmuştur. İklimi, Akdeniz iklimi özelliği gösterir… Kışın ılık ve a ğ lşh, yazları ise sıcak ve ] Kuşadası’nın doğusunda Kalafat ve Pilav dağlan, batısında Kese dağı vardır. İlçenin 22 km güneyindeki Samson Dağlan 1299 m, doğusun daki Gümüş Dağı 10.30 m yü k s ek lik ted ir . O va s I küçüktür. Söke asfaltının 7. km’sinden başlayıp Davutlar Bucağı’na kadar uzanan K araova’dır. Ovalannda tahıl üretimi, sebzecilik, meyvecilik ve zeytincilik yapılmaktadır. Asırlar öncesinden bugüne M.Ö. 5000 yıllarında Orta A s y a ’dan gelen göç dolayısıyla Anadolu’da birçok kültür değişimleri yaşandı. Her ne kadar Kuşadası’nın tarihi kesinlikle bilinmemekle birlikte bazı kalıntılardan anlaşıldı ki, Hellenistik devre kadar gitmekte… Kuşadası’nda Etiler, Karyalılar, Lelekler hüküm sürmüşlerdir. İyony a lıla r ise M.Ü. II. yüzyılda mıntıkayı ele geçirmişlerdir. Dilek Yarımadası’ndaki Kale Tepe’de çift surlu tarihi kale ve benzeri kalıntılar iyon medeniy tini sergilemektedir. Bazı tarihçilere göre B izan s lıla r d e v rinde Arıia diye anılan ve Kuşadası’na 3 km uzaklıkta bulunan Maretbes şehrini, Efesliler komşu ada halkı olan Sisam’a vermek suretiyle burasını almışlardır. Orta ça ğ la rd a Venedik ve Cenevizliler buraya Skalanavo (yeni iskele) adını verdiler. Burası tarihin ilk gü n le r in d en beri sanatın ve felsefenin beşiği olarak dünyanın ilgisini her zaman çekmiştir. Bundan dolayı Kuşadası tarihin erken d e v ir le r in d e A n a d o lu ’ dan A s y a ’ya uzanan Akdeniz’in önemli giriş kapılarından biri olmuştur. Şimdiki Kuşadası’ nın bulunduğu yerin pek yakınında Yılancı Burnu adıyla anılan yerde Efes’e bağlı Neopolis, bir plaj ve sayfiye şehri olarak Ege havzasında şöhrete sahiptir. 1071 Malazgirt Meydan Savaşı’ndan sonra, Selçuklu Devleti, Ege Denizi kıyılarına kadar yayılmıştır. Aydınoğulları, Ayasuluğu (Selçuk) almışlardır. İzm ir ’e sahip olmuşlar, seslerini E fla k lıla ra duyurmuşlardır. 1426 yılında II. Murat, Kuşadası ve havali – sini tamamiyle Osmanlı Devleti’ne bağlamıştır. Ş im d ik i K u ş a d a s ı’nın kuruluşu 16 – 17. y y ’lara dayanmış olup, 1865 yılında ilçe olmuştur. 16-17 Mayıs 1919’da Italyanlar, Amiral Ciano donanması ile Kuşadası’ na çıkarma yapmış, istiklal Savaşı sırasında işgal altında kalarak acılı günler geçirmiştir. 7 Eylül 1922 Kurtuluş Savaşı’nda Anadolu’nun diğer bölgelerinde olduğu gibi, Kuşadası da Türk ordusu tarafından, işgalci düşman askerlerinden temizlenmiştir. Kuşadası 1923 yılından 1957 yılına kadar İzmir iline> 1957 yılında yapılan idari bir değişiklikle Aydın iline bağlanmıştır.
Türkiye’nin İstanbul’ dan sonra ikinci turist kapısı olan Kuşadası, döviz girdisi sağlama bakımından da önemli bir özellik taşıyor.
Kendi halkının hayat şartlarını kolaylaştırırken, yabancı konuklan çağdaş bir biçimde ağırlamak Kuşadası yöneticilerinin sorumluluğunu bir kat daha artırıyor.
Son iki yılda Kuşadası’mn çehresinde neler oldu? Değişen ve güzelleşen Kuşadası’na yapılan hizmetlere şöyle kısaca bir bakmak gerek.
Kreş Hizmeti:
Belediyece işletilmekte olan Kreş ve Gündüz Bakımevi’nde 16 personel ve 2 minibüsle, 83 öğrenciye bakım sağlanmaktadır.
Çocukların sağlığı yönünden Kreşte devamlı iki kadrolu hemşire bulundurulduğu gibi, Belediye Tabibi tarafından devamlı olarak çocukların sağlık kontrolleri yapılmaktadır.
Yeni Trafik Düzenlemesi:
T u r izm s e zonu n d a artan trafik yoğunluğunu önlemek için, yeni trafik düzenlemelerine gidilmiş ve yeni otopark yerleri tanzim edilmiştir. Trafik çalışmalarına kurtarıcı araçlarla ayrıca yardımcı olunmaktadır.
Garaj İnşaatı:
Yeni bir garaj inşaasımn çalışmalarına başlandı. Petrol Ofisi karşısında 29.379 m2 saha, bağış suretiyle Belediye’ye kazandırılmış, elde edilen saha üzerinde modern bir santral garaj inşa edilmek üzere, 29 Nisan 1987 tarihinde temeli a t ılmıştır.
Park ve Bahçeler:
Bu yıl yeni bulvarlar, yeni caddeler açılması nedeniyle, refüjlerin ve park sahalannın çoğalması, park bahçe hizmetlerini de artırdı. Bu tür hizmetlerin gereği gibi yürütülmesi için yeni araç ve gereçlerle ağaç ve çiçek fid e tohumları alındı.
B a lık ç ıla r ın Çekek Yeri:
Kuşadası’mn çilekeş balıkçıları, yıllardır teknelerini traktörlerle karaya çekerken, birtakım h asarları göze almak zorunda kalıyorlardı. Bu sorunlu ve sıkıntılı durum artık ortadan kalktı… Balıkçılara modern bir çekek yeri yapılırken, modern bir balıkhanenin tesisleri tamamlanmak üzeredir.
“ A L T IN GÜVERCİNİN ÖNEMİ”
Kuşadası Festivali, bu y ıl üçüncü yaşına basarken, kendi beldesinin y aşayanlanna bir hizmet veriyor ve ulusal boyutta bir yarışma gerçekleştirmenin kıvancını yaşıyor.
T ü rk iy e ’nin en ünlü sanatçıları, hıncahınç tribünler önünde, sevenleriyle kucaklaşırken, Türk H a fif Müziğine soluk ka zan dırma yı amaçlayan ilginç bir yarışma yaşanıyor. “A ltın Güvercin Müzik Yarışması” böylece iki yılda önemli bir işlev kazanıp, amatörprofesyonel birçok müzisyeni özendirmeyi başarmıştır. “A ltın Güverc in” in yaşatma kutsiyetini bilmeliler… Çünkü artık birçok genç müzisyenin yüreğinde “A ltın Güverc in ” ödülünü kazanmanın isteği ve heyecanı yatmaktadır.
TARİHİ ESERLER VE ANITLAR
a) Küçükada (Güvercin Ada)
Küçük Ada Bizans devri eserlerindendir. Bir mendirek ile sahile bağla nm ış tır . Ada, kale duvarları ile çevrili olup, sarp kayalar üzerine inşa edilmiş Bizans Kalesi ve güney cephesinde bir kapısı vardır. Ayrıca bir su sarnıcı mevcuttur. Osmanlı İmparatorluğu zamanında, Mora isyanı sırasında adalardan gelecek saldırılara karşı bir ileri karakol görevi g ö rmüştür. Ayrıca korsanlara karşı kullanıldığından, halk arasında (Korsan Kalesi) adı ile anılmaktadır. Sonraki devirlerde kuşların barınak yeri olması nedeniyle, Küçük A d a ’ya Güvercin Ada denilmiş, bundan dolayı da ilçeye Kuşadası adı verilmiştir.
b) K e r v a n s a ra y (K u rş u n lu H a n )
İlçede en dikkati çeken tarihi eserdir. 1618 y ılın da Aydın Valisi Öküz M ehm e t P a ş a tarafından deniz ticareti için yaptırılmış bir Osmanlı eseridir. Ortalama 8.50X 21.50 m ölçülerindeki avlunun etrafını iki katlı revaklı bir kapalı mekân çevreler. Kuzeybatı ve güneydoğudaki köşelerde arkadan üst kata çıkılan iki merdiveni vardır. Kervansarayın g iriş i kuzeydendir. 2196 m enindeki mermer kapı boşluğu basık bir kemerle örülmüştür. Kapının sade bir görünümü vardır. Girişin sağ ve sol tarafından birer kemerle orta mekâna bağlanan iki bölüm m e v cu ttu r . S o ld a k in in arkaya küçük bir kapı ile bağlandığına bakılarak, eşyaların içeri alındığı emanet bölümü olduğu s a p ta nm ış tır . Sağdaki g irin tin in ise Han’ın giriş – çıkışını sağlayan görevlilerin yeri olduğu düşünülmüştür. Avlunun ortasında kazı ile açığa çıkarılan şadırvan bugün havuz haline getirilmiştir. Avluyu çevreleyen çapraz tonozlu her revak bölümünün arkasında bir oda mevcuttur. Odalarda ocak ve değişik ölçülerde dolaplar vardır. Kervansarayın üstünü düz bir dam örter. Damın kuzey yüzünde bazı özellikler dikkati çeker. Denizden gelecek saldırıyı önlemek amacıyla kuzeybatı ve kuzeydoğu yönlerine ayrı surlarla birlikte düşünüldüğü için savunmada ağırlık buraya verilmiştir. Kervansarayın doğusundan ilçe çarşısına bir kapı açılır.
Kervansarayın restorasyonu 1964 yılında y a p ılm ış olup, g ü n ü müzde otel ve restoran olarak turizme hizmet vermektedir.
c) Kale Kapısı ve Surlar
Tehlikelere karşı kasaba surlarla çevrili idi. Şehrin kuzeyde ve güneyde olmak üzere iki kapısı bulunurdu. B u n la rd a n kuzeydeki yıkılmış, güneydeki halen mevcuttur. Üzerinde ise Polis Karakolu mevcuttur.
d) Neopolİs (Yılancı Burnu)
Güvercin Ada’nın biraz ilerisinde denize uzanan ikinci bir yarımada halindedir. A ntik Neopolis’in, Kuşadası’nda ilk yerleşme alanı olduğu ve İyonlar tarafından kurulduğu sanılmaktadır. Sistemli bir araştırma yapılmamıştır. Görünürde birkaç duvar kalıntısı ve deniz içerisinde bir caddeye rastlanrrıaktadır.
e) Panionion
Kuşadası’na bağlı Davutlar Bucağı sınırları içinde, Davutlar, Güzelçamlı Köyü yolu kenarında, yoldan birkaç yüz metre içeridedir. Tarihte İyon Konfederasyonuna bağlı 12 İyon şehrinin m e rk e z id ir. A y in le r in , törenlerin yapıldığı yer burasıdır.
f) Pygela
Kuşadası ’nın 3 km kadar kuzeyinde küçük b ir y e rle ş im ye rid ir. Tarihi çok eskilere g it tiği halde geçmişi hakkında pek az şey bilinen bu şehre ait yıkıntılar, Kuş-Tur tatil köyününyanındaki burun üzerindebulunmaktadır
Pygela şehrinin kalıntılarıdeniz kenarındakibir tepenin üzerinde yeralmaktadır. Yarısı ortayaçıkarılmış bir kapı, surduvarları, tepenin üst kısmındakimozayik döşemelievler, temel izleri vetepenin alt bölümündeyer alan tonozlu biryapıya iliş k in izlerle,deniz kenarındaki mendirek,en belli başlı kalıntıları oluşturmaktadır.
Kaynak : skylife